04-06-2025
Değerli Batı Trakyalı Müslüman Türk Kardeşlerim!
Allah’ın müminlere rahmet, huzur ve sevinç vesilesi
olarak bahşettiği eşsiz zamanlardan biri olan Kurban Bayramına kavuşmanın
bahtiyarlığını ve heyecanını yaşıyoruz.
Allah’a
teslimiyetin sembolü, O’na itaat ve sadakatin en önemli tezahürü olan kurban,
bizleri Rabbimize yakınlaştıracak ve iyiliğe ulaştıracak müstesna bir
ibadettir. Kurban Bayramı ise bu ibadetimizin kabulü için duyduğumuz arzunun ve
Cenab-ı Mevla’ya kurbiyetimize dair beslediğimiz umudun bayramıdır.
İslam’ın beş temel esaslarından biri olan Hac
ibadetinin de yerine getirildiği, arife günü yani 5 Haziran 2025 Perşembe
günü sabah namazından başlamak suretiyle Kurban Bayramının dördüncü günü (9 Haziran
Pazartesi) ikindi namazına kadar farzlardan sonra teşrik tekbirlerin çekildiği
ve mali bir ibadet olan kurban vecibesinin ifa edildiği bu mübarek Kurban
Bayramını, Batı Trakya Müslüman Türk Toplumu ve bütün İslâm Âlemi olarak huzur
ve sükûnet içersinde geçirmeyi Cenab-ı Hak cümlemize nasip ve müyesser eylesin.
Aziz Kardeşlerim,
Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir kurban bayramı
sabahında müminlere şöyle seslenmiştir: “Bugün ilk işimiz, bayram namazı
kılmak, sonra dönüp kurban kesmektir. Kim böyle yaparsa sünnetimize uymuş
olur.” Bu nedenle Bayram namazından sonra ikinci yapacağımız şey kurban
kesmektir. Kurban Bayramında ibadet niyeti ile kurban kesmek, hür, mukîm (yolcu
olmayan), müslüman ve zengin kimseye vaciptir. Vacip olan kurban ibadeti, Hak
yolunda fedakârlığın bir nişanıdır. Allah’a itaatin, teslimiyetin ve verdiği
nimetlere karşı şükrün bir ifadesi olan kurbandan maksat et yemek veya et
yedirmek değil, Allah’a yaklaşmaya bir vesile olmasıdır. Kurban, gerek fert gerekse toplum açısından çeşitli yararlar taşıyan malî
bir ibadettir. Kişi kurban kesmekle Allah’ın emrine boyun eğmiş ve kulluk
bilincini koruduğunu canlı bir biçimde ortaya koymuş olur. Müminler her kurban
kesiminde Hz. İbrahim ile oğlu İsmail’in Cenâb-ı Hakk’ın buyruğuna mutlak itaat
konusunda verdikleri başarılı sınavın hatırasını tazelemiş ve kendilerinin de
benzeri bir itaate hazır olduğunu simgesel davranışla göstermiş olmaktadır.
Kurban bayramının bir özelliği de Hac ibadetinin bu
günlerde yapılmış olmasıdır. Öyle ki, dünyanın her yerinden farklı ırk ve
dillere mensup milyonlarca Müslümanın haccetmek niyetiyle bir araya gelerek
oluşturdukları tablo, bayramın değerini ortaya koyan bir başka muhteşem
manzaradır. Hacca giden kardeşlerimizin hacları mebrur olarak sağ salim
evlerine dönmelerini Cenâb-ı Hak nasip ve müyesser eylesin.
Bayramlar, ayet-i kerimede buyrulan “Müminler
ancak kardeştirler” (Hucurat, 9) emr-i ilâhisi etrafında gönüllerin kaynaştığı en mutlu ve huzurlu olmamız
gereken günlerdir. Milli ve manevi duygularımızın doruklara ulaştığı,
küskünlerin barıştığı, akrabalık bağlarımızı kuvvetlendirdiğimiz; komşuluk
ilişkilerini tazelediğimiz, toplumsal hayatı canlandıran; adeta bir gönül
medeniyeti olan İslâm’ın yoksulu gözetme, öksüz ve yetimi sevindirme; muhtaç ve
kimsesizlere yardım elimizi uzatıp; onlarla sıkıntıyı paylaşma gibi
değerlerimizi canlı tutan müstesna sevinç günlerimizdir.
Bayramlar hep beraber yaşanırsa sevinçler çoğalır,
gönüller muhabbetle dolar, böylece hakiki anlamını bulur. Bu itibarla, bayram
vesilesiyle anne-babalarımızı, aile büyüklerimizi, akraba ve komşularımızı
ziyaret ederek gönüllerini ihya edelim. Kimsesiz, yaşlı ve yalnız olanları
hatırlayarak bayramın bereketini beraber yaşayalım.
Dünyanın birçok yerinde ve özellikle Filistin – Gazze’de
Müslüman din kardeşlerimiz zulüm altında bayrama girerken biz tam olarak bayram
sevincini yaşayamayız. Bu nedenle bombalar altında bayrama giren mazlum din
kardeşlerimizi unutmayalım, acılarını kalbimizde hissederek onlar için dua
edelim. Rabbim bir an önce yeryüzündeki bütün mazlum din kardeşlerimizin
zulmünü dindirsin, onlara da bayram sevincini yaşatsın.
Aziz Kardeşlerim,
Kurban Bayramı mesajı vesilesiyle sizlere çok
önemli bir hatırlatmada ve duyuruda bulunmak istiyorum. Batı Trakya Müslüman Türk
Toplumunun geleceğini emanet edeceğimiz çocuklarımıza karşı yerine getirmemiz
gereken görevlerimiz vardır. Bu da çocuklarımızı kendi azınlık okullarımızda
okutmakla başlıyor. Çünkü
geleceğimiz; çocuklarımızın alacağı eğitime, terbiyeye ve göreceği kültüre
bağlıdır. Küçük hesaplar peşinde koşarak çocuklarımızı azınlık okullarından
almanın, telafisi mümkün olmayan kayıplara gitmemize neden olacağını
unutmayalım. O halde geliniz, azınlık okullarını tercih edelim. Burada
çocuklarımızın alacakları eğitimin yanında, aynı zamanda kendi dilimiz ve kendi
kültürümüzle de onları yetiştirelim. Çocuklarımızı bizden kopararak daha iyi
eğitim alacakları iddiası ile Azınlık okullarımızı karalama kampanyalarına
kulak asmayalım. Yarın öbürgün çocuğumuz dinimizden, kültürümüzden
yabancılaşmış olarak karşımıza çıktığı zaman çok geç olacaktır. O zaman
dövünmenin ve pişmanlığın faydası olmayacaktır. Son zamanlarda bunun acı
sonuçlarını duyuyoruz. Allah muhafaza öyle bir durumla karşılaşmamak için,
çocuklarımıza sahip çıkmak, dinî ve millî vecibemizdir.
Bu sorumluluk bilinci içersinde ilkokullarımızdan
mezun olan çocuklarımızı İskeçe Azınlık Ortaokul – Lisesi’ne kaydetmek,
gelecekleri açısından yapacağımız tarihi bir görevdir. Bu itibarla Yapılan
açıklamaya göre; İskeçe Azınlık Ortaokulu – Lisesinde ortaokul birinci sınıfa
öğrenci kayıtlar 10 – 20 Haziran tarihleri arasında yapılacaktır. Kayıtlar, 10
Haziran Salı günü başlayacak, 20 Haziran Cuma günü sona erecektir. Çocuklarını
kayıt edecek velilere önemle duyurulur, bu vesileyle yavrularımıza eğitim
hayatlarında üstün başarılar dilerim.
Bu duygu ve düşüncelerle, vahyin şehri Mekke’deki bütün
hacılarımızın, Batı Trakya Müslüman Türk Toplumunun ve bütün İslam dünyasının
mübarek Kurban Bayramı’nı yürekten kutlar; bu bayramın barış, mutluluk ve
huzurun yeryüzünün her yerine hâkim olduğu bir dünyanın inşasına vesile
olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ederim.
Mustafa TRAMPA
BTTA Danışma Kurulu Başkanı
ve İskeçe Müftüsü